18 Temmuz 2016 Pazartesi

Kaos Ortamı

Çok güçlü akan bir nehir gibi, olaylar bizi sürükleyip kolayca içine alabilecek, kapılıp gideceğimiz bir durumdayken, gerçeği hatırlamak ve o gerçekle durabilmek çok daha zor ama, çok daha güçlendirici. 

Tam da gerçeğin gücünü içselleştirip onunla yaşamayı başarabileceğimiz fırsatı sunan zamanlar.. 

Tüm kabuslardan korkunun zirve yaptığı, tüm rüyalardan duyguların en yoğun yaşandığı anlarda uyanmaz mıyız hep, hatırlayın..

Kendime Not

Olanlara bilincin farklı bir düzeyinden bakmayı, en nihayetinde tüm bunları, yani içinde bulunduğumuz illüzyonu, gördüğümüz rüyayı kendimizin yarattığını ve rüyadaki tüm malzemenin bizim bilinçaltımız olduğunu, içimizde ne varsa dışarıda da onu yarattığımızı ve değiştirmek için bunun sorumluluğunu alarak kendi düşünce süreçlerimize tam farkındalıkla odaklanmayı hatırlatıyorum, kendime...

2 Temmuz 2016 Cumartesi

Gerçek Sevgi Neden Beklentisizdir?

SORU: ‘’Gerçek sevgi beklentisizdir’’ cümlesini duymak artık beni sinirlendiriyor :) Sevgi neden beklentisiz olmak zorunda ya da neden beklentisiz olduğunda gerçek oluyor? Neden gerçek sevgi beklentisizdir bana bunu açıklar mısınız?

CEVAP: Evet gerçek sevgi beklentisizdir, ama doğal hali budur. Doğal olarak beklemez, hatta bekleyemez. Çünkü içiniz hiçbir beklentiye yer kalmayacak kadar sevgiyle doludur. Ve bu halin içindeyken, değil sevdiğiniz insandan bir şey beklemek, sadece ona varlığı için şükran duyarsınız.
Yani siz herkese sevgi duyup, tüm insanları severken, kimseye bir şey vermiyorsunuz, iyi insan olup iyilik yapmıyorsunuz. Sevmek sizi iyileştirir sevdiğiniz şeyden önce. Kendiniz için seviyorsunuz yani.
Bir bebeği sevdiğinizde nasıl içiniz sevgiyle doluyorsa ya da köpeğinizi kedinizi okşarken nasıl huzur duyuyorsanız, sevdiğiniz insanın gözlerine bakmak kalbinizi nasıl genişletip tüm hücreleriniz sevgiyle titreşiyorsa, bu sizin kendinize armağanınız her şeyden önce ve onların size sunduğu bir armağan aslında.
O yüzden gerçek sevgi beklentisizdir, ama dediğim gibi doğal hali budur, doğal olarak beklemez. Çünkü zaten sevdiğiniz, içinizi sevgiyle dolduran her neyse, sizde bu duyguları uyandırarak, varlığı sayesinde içinizi sevgiyle doldurarak, karşılığı olamayacak düzeyde bir şey sunuyordur zaten size. Zaten sizi sevgiyle doldurarak verebileceği en büyük şeyi veriyordur. Daha ne bekleyebilirsiniz ki :) Sevdiğiniz için şükretmekten, varlığı sayesinde sevebildiğiniz için ona teşekkür etmekten başka?
O varlığıyla içinize sevgi dolmasını sağlamış, tüm benliğinizle sevgi dolu olmanızı sağlamış zaten daha ne yapsın? :) Sevebildiğiniz için şükredin sadece..
Zaten içiniz böyle bir sevgiyle dolduğunda, böyle bir sevgi hissettiğinizde, yani gerçekten sevdiğinizde, içinizde beklentiye ya da başka bir şeye dair bir duygu kalmayacak. Arada egonuz, kişiliğiniz öne çıkıp bu saf sevginin içinizdeki o muhteşem akışının önünü kesse de, geri çekilip izin verdiğinizde, kalbinize teslim olduğunuzda, sevgi yeniden tüm o olmayan duyguları da yıkayarak sizi arındırıp akmaya devam edecektir içinizde.
Beklentilere boğulup, hesaplar kitaplar yapıp içinizdeki sevgi akışının önünü keserek mutsuz olmaktansa, kendinizi bu sevginin kollarına bırakıp, içinizdeki bu akışı ortaya çıkaran varlığa sonsuz bir şükranla, sevgi dolu olmanın mutluluğunu, coşkusunu yaşayın ve bu coşkuyu, sevginizi paylaşın.

Onunla paylaşamıyorsanız, dünyayla paylaşın; gökyüzüyle, yeryüzüyle, karanlıkla, aydınlıkla..

Bir çocuğun gülüşünde, bir dilencinin gözlerinde, karşılaştığınız her insanın yüzünde onu görüp paylaşın..

Ve emin olun, hiç ama hiç beklemeseniz de, binlerce katıyla sevgi geri dönecek size; her yerden ve her şeyden..