13 Temmuz 2011 Çarşamba

Kendini Bütün Olarak İfade Edebilmek

Bir pencerenin ardında durup, o pencerenin çerçevesinden dışarıya gözüktüğümüz kadarıyla tanımlıyoruz, ifade ediyoruz kendimizi; o pencereyle sınırlıyoruz.. Halbuki önünde durup dışarıyı seyrettiğimiz ve kendimizi dışarıya gösterdiğimiz, tanıttığımız pencerenin arkasında, yani arkamızda, yani içeride kocaman bir ev var, katlar, odalar var; arkamızı döndüğümüz, görmezden geldiğimiz.. Cesur olup tüm evi keşfedelim, açılmamış kapıları açalım, her odaya ayak basalım.. Temizlenmesi, düzenlenmesini istediğimiz odaları temizleyelim, düzenleyelim, istiyorsak eşyaları değiştirelim, evimizle barışalım.. Sonra koca evin tek bir penceresinden gözüken görüntümüzle değil, tüm evle ifade edelim kendimizi..

Kendimiz Olalım

Bir ziyafet sofrası gibi dünya, hepimiz varlığımızda ne getirdiysek onu koyalım masaya.. 
Bu sofrayı zenginleştirmek için buradayız, masada yer almamızın nedeni sahip olduklarımız, onlar her neyse..

9 Temmuz 2011 Cumartesi

Kendimizin Tadına Bakmak

Her deneyim kendimizin tadına bakmak gibidir. Sonsuz malzemeyle dolu mutfağımızdan, seçtiğimiz malzemelerle oluşturduğumuz karışımı; kendimizi içeriz her deneyimle.. Yaşadığımız her olay, karşılaştığımız her insan, bizim karışımımızı sunar bize kendi kabında.. İçtiğimiz daima kendi karışımımızdır. Ancak böyle biliriz tadımızı. Ve eğer beğenmiyorsak da, varlığımızdaki karışımın malzemelerini değiştirmekte, azaltmakta, çoğaltmakta, çıkarmakta, yeni malzemeler eklemekte ve yepyeni bir tatla kendimizi yeniden yaratmakta her zaman özgürüz.