Buraya iyi bir anne-baba, iyi bir eş, iyi bir çocuk, abi, abla olmak için gelmedik.
Buraya iyi bir çalışan, iyi bir patron, iyi bir arkadaş, iyi bir sevgili, iyi bir komşu vs. olmak için de gelmedik.
Buraya sadece KENDİMİZ olmak, olabilmek için geldik.
Mevcut durumu sürdürmek, statükoyu korumak için değil.
Denenmemişi denemek, bilinmeyeni bilmek, yapılmamışı yapmak, olunmamışı olmak için geldik.
Bunu yapmak için coşkuyla içimizden akan yaratıcı enerjiyi, o tanrısal nehri, sınırlarla çevreleyip durdurmaya ya da tekrar tekrar aynı kalıplara doldurmaya değil; aktığı yere gidebilmeye cesaret etmeye ve gittiği yerde ortaya çıkardıklarını sahiplenecek yüreklilikte olabilmeye geldik.
Biz, içimizdeki sonsuz yaratıcı gücün, içimizdeki tanrının, özgürce yaratabilmesi için, ona oyun alanı sağlamak, o alanı korumak, sahiplenmek ve genişletmek için buradayız.
Bunun tek yolu da kendimiz olmak. Onaylanma, kabullenilme, beğenilme, sevilme arzuları uğruna, herkes gibi olmak, uyumlu olmak, doğru yapmak gibi sınırlamaları bırakıp, kendimiz olmayı göze alabilmek..
Yani kendimizi, kendimiz olabilecek kadar, her kimsek onu ortaya koyabilecek kadar çok sevmek..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder