24 Ağustos 2015 Pazartesi

Burası Senin Zihninin İçi

Bunu okuyorsan, okuduklarını gerçekten bir an durup düşün: 


Sen şu anda evinde oturuyorsun ve kendini dışarıda yolda olarak hayal ediyorsun.. 

Düşün şu an, yolda yürüyorsun eve gelmek üzere.. İstersen bu hayali genişletebilirsin de, hayalinde yolları kaldırımları, etrafındaki evleri, insanları hatta onlarla konuşmalarını vs de görebilirsin şu an.. 

Yolda duyduğun heyecanı, mutluluğu, hatta korkuyu, endişeyi, kızgınlığı vs bile hissedebilirsin hayale iyice girdikçe.. 

Sen evinde oturmuş bunları hayal ederken, o hayalin içinde yolda olan sen kim? 

O hayalin varolduğu sahne neresi, nerde? 

Ve o hayaldeki daha eve kadar çok yolum var diye düşünen sen, gerçekte zaten evde değil mi? 

Sen o hayali düşünmekten, sürdürmekten vazgeçip evin konforunda, güvenliğinde, sıcaklığında ayaklarını uzatıp huzurla oturmaya devam etsen ya da o hayali sürdürsen ne fark eder? 

Zihninin içinde ne düşünürsen düşün, senin evinde olduğun gerçeğini ne değiştirebilir? 

Hayalindeki yolda olan sana desen ki: 
''Ben senim, ben seni yaratanım; hayal edenim.. Sen şu anda evindesin, hiçbir sorunun sıkıntın yok, huzurla ayaklarını uzatmış oturuyorsun. Yolda olduğunu sansan da aslında evden hiç çıkmadın. Sen benim içimdesin, bensin, ben de senin içindeyim, ikimiz biriz, bu sadece herhangi bir akşamın herhangi bir zamanında sadece bir an düşündüğüm bir hayal..''. 

Ve sonra hayalinde yolda olan sen de dese ki:
''Hayır ben sen değilim.. Ben senden ayrı ve yolda olan biriyim, yalnızım ve eve daha çok yolum var'' dese.. 

Bu söylediklerini de zaten sen hayal etmiş olmaz mısın? 

Bu senin hayalin ve senin zihninin içi.. Düşü gören sensin, içinde olan biten her şeyi senden başka kim yaratabilir ki... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder